Sıra bize de gelecek
Kentsel dönüşüm Projesi kapsamında 35 ilde 6 bin 500 binada yıkımlar gerçekleştirilmeye başlandı.
Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın yürüttüğü Kentsel dönüşüm Projesi kapsamında 35 ilde 6 bin 500 binada başlayan yıkımlara ilişkin konuşan Antalya İnşaat Müteahhitleri Derneği Başkanı Deniz Karataş ikinci etapta sıranın Antalya’ya da geleceğini belirtti.
DEPREM RİSKİ AZ GÖRÜNÜYOR
Antalya İnşaat Müteahhitleri Derneği Başkanı Deniz Karataş, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'nın yürüttüğü Kentsel Dönüşüm Projesi'ne ilişkin Türkiye'de 6.5 şiddetli depreme dayanıklılık baz alınarak belirlenen ve dün 5 ilde 6 bin 500 binada başlayan yıkımlara ilişkin açıklama yapan Antalya İnşaat Müteahhitleri Derneği Başkanı Deniz Karataş, sıranın Antalya'ya da geleceğini kaydetti. Karataş, Antalya'nın ilk yıkımların yapılacağı 35 il arasında olmamasının nedeninin, deprem riski açısından daha acil olmayan konumda olmamasından kaynaklandığını söyledi.
NÜFUS YOĞUNLUĞU BAZ ALINDI
Antalya'da 120 bin binanın 80 bininin 1999 yılı öncesi yapıldığını belirten Deniz Karataş, yıkım veya güçlendirilmesi gereken bu binalar ve yeni yapım sürecinde inşaat müteahhitlerinin yüklenici firma olacaklarına dikkat çekti. Projede yapının maksimum 6.5 şiddetindeki depreme direncinin baz alındığını hatırlatan Deniz Karataş, şunları söyledi;
"Gönül daha yüksek şiddetteki depremlerin baz alınmasını ister ama bu işin bir ucu da ekonomi. Öncelik sıralamasının, deprem riskinin nüfus yoğunluğuna olan oranının baz alındığını düşünüyorum. Ancak önümüzdeki kısa süre içerisinde Antalya'nın da gündeme geleceği kesindir. Unutulmamalıdır ki burada kollanan amaç birinci derecede can güvenliğidir. Mal güvenliği, lüks yapı, park bahçe vb sosyal donatı alanları da önemli, ama esas proje candır.”
KİRA YARDIMI YAPILMALI
İşleyişe ilişkin de bilgi veren Karataş, "Bir tanesi kendi rızasıyla evini boşaltan yoksullara kira yardımı yapmak. Bir diğeri bu kanun kapsamında rezerv alanlarında TOKİ'nin, belediyelerin yaptığı konutlardan alan vatandaşlara bankadan kullandıkları kredilerde faiz sübvansiyonu yapmak. Yani anaparanın ödenmesi durumunda faizin devlet tarafından karşılanması olarak anlıyorum" şeklinde konuştu.
Dönüşümde ilk yıkımlar, İstanbul, Adana, Afyonkarahisar, Ağrı, Amasya, Ankara, Aydın, Balıkesir, Bilecik,Bitlis, Bolu, Bursa, Çanakkale, Denizli, Düzce, Edirne, Elazığ, Erzurum, Gaziantep, Hakkari,Hatay, İzmir, Kahramanmaraş, Kırıkkale, Kırşehir, Kocaeli, Malatya, Nevşehir, Samsun,Sinop, Tekirdağ, Tunceli ve Van'da yapılacak.
İŞLEYİŞ ŞÖYLE OLACAK
İki yol var. Bir tanesi kendi rızasıyla evini boşaltan yoksullara kira yardımı yapmak. Bir diğeri bu kanun kapsamında rezerv alanlarında TOKİ'nin ,belediyelerin yaptığı konutlardan alan vatandaşlara bankadan kullandıkları kredilerde faiz sübvansiyonu yapmak. Yani ana paranın ödenmesi durumunda faizin devlet tarafından karşılanması olarak anlıyorum . Bakanlık bu yardım durumunu, “Projeye ve bulunduğu ile göre farklılık gösterebilir" dedi.
1- Hangi binalar yıkılacak?
Deprem açısından riskli bölgeleri Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ile belediyeler belirleyecek, Bakanlar Kurulu onaylayacak. Hem belirlenen risk alanları içindeki binalar hem de riskli alanlar dışında olup ‘ekonomik ömrünü tamamlamış olan ya da yıkılma veya ağır hasar görme riski taşıyan' binalar yıkılacak. Proje gereği riskli alanlardaki sağlam binalar da bakanlık kararıyla yıkılabilecek.
2- Riskli yapılar nasıl belirlenecek?
Halk riskli yapıları bedelini kendi karşılayarak tespit ettirecek. Verilen süre içinde yapılmayan tespitleri bakanlık veya belediyeler yapacak, masrafları yine vatandaş karşılayacak. Tespite itiraz yedi kişilik bir heyet tarafından karara bağlanacak: Bunlardan üçü bakanlıkta görevli kişiler, dördü ise üniversitelerden öğretim üyeleri olacak. Bu heyet de kararını verdikten sonra yıkım kararı değiştirilemeyecek. Zira yasada açılan davalarda yürütmeyi durdurma kararı verilmesi engelleniyor. Bu yüzden mahkeme yıkımın iptali yönünde karar verse de yürütmeyi durdurma kararı engellendiği için dava sonuçlanana kadar yıkım zaten gerçekleşmiş olacak.
Binalarını yıktırmayanları ise yasal işlem bekliyor. Tasarıda bu konuda “Riskli yapıların tespiti, tahliyesi ve yıktırma iş ve işlemleri ile değerleme işlemlerini engelleyenler hakkynda, işlenen fiil ve halin durumuna göre 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun (kamu düzeni) ilgili hükümleri uyarynca başsavcılığa suç duyurusunda bulunulur” deniliyor.
3- Riskli yapılar nasıl yıkılacak?
Öncelikle mülk sahipleri ile anlaşma yoluna gidilecek. Yalnızca ‘anlaşma ile tahliye edilen' yapılarda oturanlara geçici konut/işyeri tahsisi veya kira yardımı yapılabilecek. Şayet mülk sahipleri verilen süre içinde riskli binayı yıkmazsa, yıkım bakanlık tarafından gerçekleştirilecek, masrafı yine yapı sahibi karşılayacak. Bu süreçte bakanlık, TOKİ veya belediye tarafından talep edilmesi halinde, riskli binaların elektrik, su, doğalgazı kesilecek, satışı ve kiralanması yasaklanacak. Enkaz bedeli ödenmesinin usul ve esasları Bakanlar Kurulu'nca belirlenecek.
4- Bina yıkıldı... Sonra ne olacak?
Yıkımdan sonra o binanın ilgilileri kat maliki değil, arsanın hissedarı haline gelecek.
Yapılacak projeyle ilgili karar verilirken hissedarların 3'te 2'sinin onayı yeterli olacak. Karara katılmayanların arsa payları açık arttırmayla diğer hissedarlar arasında satışa çıkarılacak. Diğer paydaşlar almazsa bakanlık tarafından rayiç bedel ödenecek. TOKİ, ihale edilecek arsanın bedelini SPK'ya bağlı ekspertizlerle belirleyecek.
Eğer bir ay içinde ortak anlaşma sağlanıp karar verilemezse acele kamulaştırma yoluna gidilecek.
Anlaşmayla tahliye edilen, yıktırılan veya kamulaştırılan yapılardaki hak sahiplerine bakanlık tarafından işyeri, arsa veya konut sertifikası verilebilecek.
Bunlardan konutunu ve işyerini kendi imkânlarıyla yapmak veya edinmek isteyenlere de kredi verilebilecek. 775 sayılı Gecekondu Kanunu'na göre yoksul veya dar gelirli olarak kabul edilenlere verilecek olan konut veya işyerleri, borçlandırma suretiyle de verilebilecek. Afet Yasası çerçevesinde yıkılacak ve yapılacak binaların değerlemeleri, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, TOKİ veya belediye tarafından yapılacak.
5- Yeni binalar nereye yapılacak?
‘Afete maruz bölge' olarak ilan edilen yerlerdeki mesken ve işyerleri afet tehlikesi olmayan bölgelere taşınacak. İhtiyaca göre Hazine'nin ve diğer kamu kurum ve kuruluşlarının taşınmazlarından tahsis ve devir yapılabilecek.