Ramazan’ın mühim faaliyetleri

Ramazan’ın mühim faaliyetleri

Prof. Dr. Mahmud Es’ad Coşan (Rh.A.) Hocaefendi’nin Kadın ve Aile Dergisi’nin Nisan 1990 sayısında yayınlanan başyazısını, Ramazan ayı münasebetiyle istifadenize sunuyoruz.


Ruhi ve dini hayatımızda ramazanın çok büyük yeri ve önemi vardır. Pür-neşe ve pür-dikkat olun; Ramazanda göğün kapıları açılır, cennet müminler için bezenir, cehennemin kapıları kapatılır, şeytanların azılıları zincire bağlanır; sevaplar artırılır, böylece insanların tevbe etmesi, iyiliklere yönelmesi kolaylaşmış olur. Ramazan geçtiği halde onun manevi avantaj ve fırsatlarından faydalanmamış olanlar ise gerçekten müthiş bir mahrumiyete uğramışlar demektir.
Bizi bu kutlu aya sıhhat ve afiyetle kavuşturan yüce Rabbimize sonsuz şükürler, hamd ü senalar olsun.
Hele bu ayın içinde, “bin aydan daha hayırlı bir gece” vardır ki ona Kur’an-ı Kerim‘de “KADİR GECESİ” denmiştir, ne mutlu o geceye rastlayıp, onu ihya edenlere! Allah Celle celaluhu kulları arasınlar, çalışsınlar, güvenip gevşemesinler diye onu Ramazan’ın içinde saklamış. Bizler gayret ve dikkat gösterip onu bulmağa çalışmalıyız.
- Onun için tavsiyem, gündüz bir ara uyuyup, geceleri güçlü ve zinde olmağa hazırlarınız; teravihi huşu ile kılın, uyuklayarak veya alelacele değil hatimle kılınan camileri tercih edin, çok tesbih çekin; teheccüd namazlarını hiç ihmal etmeyin!
- Sahura kalkmak sünnettir, akşamdan yiyip yatmak, seher vakitlerini uykuyla geçirmek, yahut da sahurdan sonra sabah namazını evde kılıvermek doğru değildir, sabaha camiye, cemaate gelmekte asla tembellik göstermeyin!
- Kur’an-ı Kerimi içinize sindire sindire, tefekkür, tedebbür ve gözyaşı ile çok okuyun, hatim sürün, hafızların mukabelelerini takip edin! Ezberlerinizi artırmaya çalışın!
- Dostlarınızı eve davet edin, ziyaretlere gidin, sohbet ve muhabbeti çoğaltın, fakirlere yardım edin, mümkünse zekatlarınızı bu ayda verin, çünkü sevabı kat kat fazla olur; dini vakıflarımızı, dernek, kurs ve kuruluşlarımızı kuvvetle destekleyin!
Efendimiz Muhammed-i Mustafa sallahlahu aleyhi ve sellem -kendisi Allah’ın en sevgili kulu ve insanların en şereflisi olduğu halde- asla gevşemez, hele ramazanın son on gününde ibadet ve taata çok daha fazla düşkünleşir, hatta artık gecelerini evde değil, camide geçirmeğe başlardı. Bu bizim için dikkat çekici bir hareket ve mühim bir işarettir. Biz de öyle yapmağa çalışmalıyız. Bu kuvvetli bir sünettir, sünnet-i kifaye’dir ki bir beldede hiçbir kimse bu “mescidde itikaf etmek” işini yapmasa, tüm belde halkı sorumlu duruma düşer. Kadınlar da itikaf yapabilir ama mescidde değil evlerinin temiz müsait bir köşesinde..
Candan dileğim hepinizin ramazan ayının hayır, feyz ve bereketinden en üstün şekilde istifade etmeniz; kadir gecesini ihyaya muvaffak olmanız; son derecede bahtiyar olarak bayrama ulaşmanız; nice nice ramazanları sıhhat ve afiyetle idrak eylemeniz,
Yarın Rabbımızın huzuruna sevdiği, razı olduğu kullar olarak yüzü ak, anlı açık varmanız, O’nun cennet ve cemaliyle müşerref olmanız, edebi saadete ermenizdir.

Admin 11 Temmuz 2015

ŞU AN CANLI

HAVA DURUMU


ANTALYA