___________________________________________


Yahya Aleyhisselamın babasıdır. Mûsâ aleyhisselâmın getirdiği dinin emir ve yasaklarını insanlara tebliğ etti. Soyu, Zekeriya bin Berahya yolu ile Süleyman bin Davud Aleyhisselama, oradan da Yehuda bin Yakup Aleyhisselama dayanmaktadır. Beytül Makdis’te vahiy yazarlığı yapıp, geçimini marangozlukla temin ederdi. Zekeriya Aleyhisselam, İsa Aleyhisselam’dan önce, İsrailoğulları’nın son peygamberi idi. O, aynı zamanda onların bilgini, reisi ve müşaviri, yani danışmanı idi de.
Zekeriya Aleyhisselamın hanımı, İsa (a.s)’in annesi Hazreti Meryem’in teyzesi İyşâ idi. Annesi Hanne’nin Beytül Makdis’e nezrettiği çocuğu olan Hazreti Meryem, Beytül Makdis’te kendisine ayrılan ve Mihrab denilen odasında ibadet halinde iken, yetiştirilmesi için kur’a ile emanet edildiği teyzesinin eşi Zekeriya Aleyhisselam, O’nun odasına her girdiğinde, yanında kış mevsiminde yaz meyvesini ve yaz mevsiminde de kış meyvesini buluyordu. Zekeriya Aleyhisselam, “Ey Meryem, bu sana nereden geliyor?” diye sorunca, Meryem, “Allah(c.c) tarafındandır.” diye cevap veriyordu. Zekeriya Aleyhisselam, Hazreti Meryem’in yanında böyle yaz mevsiminde kış meyvesini ve kış mevsiminde de yaz meyvesini görünce, “(Hz.)Meryem’e bu nimetleri veren, buna gücü yeten yüce Allah(c.c), eşimin yaşı geldiği halde, bize hayırlı bir evlat verebilir“ şeklinde düşündü ve hayırlı bir evladının olması için Allah(c.c)’a gizlice şöyle dua etti:
“Demişti ki: ‘Rabbim hakikaten artık benim kemik(lerim) gevşedi / yaşlandım, saçım başım ağardı. Rabbim! Sana dua etmekle hiç bedbaht (ve mahrum)olmadım. Doğrusu ben, arkamdan yerime geçecek yakınlarım(ın asi olmaların)dan korktum; karım da kısırdır. Artık tarafından (yerime geçecek) bir yardımcı (oğul) ihsan et ki (o)bana da mirasçı olsun, Yakub ailesine de mirasçı olsun. Rabbim! Hem de onu rızana layık (olanlardan) kıl.” (Meryem:4-6)
“Orada (…) Zekeriya, Rabbine (şöyle) dua etti. ‘Ya Rabbi! Bana kendi katından çok temiz bir nesil (çocuk) bahşet. Muhakkak ki sen duayı hakkıyla işitensin.” (Ali İmran:38)
“Zekeriya’yı da (hatırla!) Hani o Rabbine: ‘Rabbim! Beni tek başıma(evlatsız)bırakma, gerçi (vermesen de) sen varislerin en hayırlısısın’ diye niyaz etmişti.(Enbiya:89)
Gücü her şeye yeten Yüce Allah(c.c), Zekeriya Aleyhisselamın duasını kabul etti ve O’na bir erkek evlat vereceğini müjdelediğini ve sonraki süreci Ayeti Celilelerden öğreniyoruz:
“(Allah şöyle buyurdu:) ‘Ey Zekeriya! Hakikaten biz sana bir oğul müjdeliyoruz, onun adı Yahya’dır; bundan önce ona hiçbir adaş yapmadık.” (Meryem:7)
“Zekeriya, mihrab(denen mabed odasın)da namaz kılarken, melekler ona şöyle seslendi: ‘Muhakkak ki Allah seni, kendisinden (olan) bir kelimeyi (İsa’yı) tasdik eden;(kavmine) efendi, nefsine hâkim ve iyilerden bir peygamber olacak olan Yahya ile müjdeliyor.” (Ali İmran:39)
Zekeriya Aleyhisselam, Allah(c.c)’ın verdiği bu müjdeye şaştı, hayret etti. Çünkü kendisi de hanımı da hayli yaşlı idiler. Şaşkınlıkla söyledikleri ve Yüce Allah(c.c)’tan aldığı cevaplar şöyle anlatılmaktadır:
“(Zekeriya) dedi ki: ‘Ya Rabbi! Bana ihtiyarlık gelip çattığı ve karım da kısır olduğu halde benim nasıl bir oğlum olur? (Allah) buyurdu ki: ‘Öyle de olsa, Allah dilediğini yapar.” (Ali İmran:40)
 
“(Zekeriya:) ‘Rabbim! Benim için bir oğul nereden olacak? Üstelik karım kısır, ben de son derece kocamışken nasıl oğlum olabilir? Hal böyledir.’ Dedi.(Fakat)Rabbin de buyurur ki: ‘O bana göre kolaydır. (Çünkü) bundan evvel sen hiçbir şey değilken de seni yaratmışımdır.” (Meryem:8-9)
Kur’an-ı Kerim’in, başka bir yerinde, bu durum şöyle haber verilmiştir:
 
“Biz onun da duasını kabul edip, ona Yahya’yı armağan ettik ve eşini de kendisi için (doğurmaya) elverişli kıldık. Gerçekten bunlar(ın hepsi) hayır işlerinde yarışırlar, umarak ve korkarak bize dua ederlerdi. Onlar (gerçekten)bize karşı derin saygı gösterenlerdi. (Enbiya:90)
Yüce Allah’ın, bu güzel müjdesine son derece sevinen Zekeriya Aleyhisselam, hanımının hamile olduğuna dair bir işaret talep eder:
 
“(Zekeriya:) ‘Rabbim! (Öyle ise) bana bir işaret ver’ dedi. (Allah:) ‘Senin işaretin, sapasağlam olduğun halde üç (gün, üç) gece insanlarla konuşamaz hale gelmendir.’ (buyurdu).” (Meryem:10)
 
“(Zekeriya:) ‘Ya Rabbi! O halde bana (buna ait) bir alamet ver.’ Dedi.(Allah)buyurdu ki: ‘Senin (yapacağın) alametin üç gün insanlara işaretten başka söz söylememendir. Bununla beraber Rabbini çok an ve akşam sabah(O’nu) tesbih et.”(Ali İmran:41)
Fazla zaman geçmedi, bir gün Zekeriya Aleyhisselam Mihrab’tan çıktı ve orada bulunan kavmine bir şeyler söylemek istedi ise de, tek kelime söyleyemedi. Sanki dili tutulmuş, kilitlenmişti. Zamanın geldiğini, oğlunun olacağını anlamıştı. Kalbi şükür duygularıyla dolarken, orada bulunanlara işaret yoluyla, sabah akşam tesbihe devam etmelerini anlattı:
“Derken (Zekeriya) mabetten kavminin karşısına çıkıp onlara: ‘Sabah-akşam(Allah’ı) tesbih edin (namaz kılın).’ Diye işaretle bildirdi.” (Meryem:11)
Kavmi, Hazreti Zekeriya’nın neden konuşmadığını anlamadılar ve çeşitli yorumlarda bulundular. Bu durum üç gün devam etti. Sonunda, Zekeriya Aleyhisselama ne olduğunu soranlara durumu açıklayarak oğlu olacağını müjdeledi, konuşmamasının hikmetini anlattı. Zamanı gelince, Zekeriya Aleyhisselamın oğlu Yahya Aleyhisselam dünyaya geldi.
Zekeriya Aleyhisselam, çok dua eden, Allah(c.c)’ın emir ve yasaklarına riayet ederek tam bir teslimiyet içinde yaşayan Yüce bir peygamberdi. Allah(c.c), Kur’an-ı Kerim’inde:
“Zekeriya’ya, Yahya’ya, İsa ve İlyas’a da (peygamberlik verdik), hepsi de iyilerdendi.” (En’am:85) diyerek onu peygamberlerle birlikte anmıştır. Zekeriya Aleyhisselam bu şekilde ömrünü ibadetle geçirdi. Daima İnsanları Yüce Allah(c.c)’a inanmaya ve O’nun yolunda yürümeye çağırdı. Fakat azmış olan, küfre dalan ve önünü görmeyecek kadar gözü dönen kavmi, Hazret İsa’nın doğumundan sonra O’nu Hazreti Meryem’le zina etmekle suçlayıp üzerine yürüdüler. Her ne kadar Hazreti Zekeriya, böyle bir iş yapmadıklarını anlatmaya çalıştı ise de “onun yanına senden başka kimse girmemişti.Onu senden başkası hamile bırakamaz” diyerek onu öldürmek istediler. Zekeriya Aleyhisselam onlardan kaçtı ise de sonunda, içine gizlendiği ağaç kütüğü ile birlikte testere ile ikiye biçerek şehit ettiler.
Allah(c.c)’a isyanları, korkusuzca işledikleri cinayetler onlara bir fayda sağlamadı. Kazandıkları ün, “Peygamberlerini katleden zalimler” oldu.
Zekeriya Aleyhisselamın türbesi Suriye’nin Halep şehrindedir.
 
Kaynak:
Peygamberler Tarihi-Nil Yayınları-A.Lütfi Kazancı
Peygamberler Tarihi, İhlas Yayınları
Şamil İslam Ansiklopedisi-Şamil Yayınları-Heyet
Gençler İçin Peygamberler Tarihi-TİMAŞ – Münire Daniş
Peygamberler Tarihi- T.D.V.Yayınları-M. Asım Köksal,
Feyzul Furkan Kur’an-ı Kerim Meali-Server İletişim- Hasan Tahsin Feyizli
AKRA FM – İslam Peygamberleri

Admin 03 Temmuz 2014

ŞU AN CANLI

HAVA DURUMU


ANTALYA