___________________________________________
Bir mucize eseri olarak doğan teyzesinin oğlu Hazreti İsa gibi onun, ihtiyar bir baba ve kısır bir anneden dünyaya gelişi de bir mucizedir. Zekeriya Aleyhisselam doksan dokuz veya yüz yirmi yaşına geldiği hâlde neslini devam ettirecek bir evladı yoktu. Hanımı da doksan sekiz yaşındaydı. Gerek kendisinin, gerekse hanımının çocuk sâhibi olma yaşları geçmişti. Fakat içine evlat sevgisi düşüp kendisine sâlih bir evlat ihsân etmesi için Allahü Teâlâya çok duâ etti. Allahü Teâlâ Zekeriya Aleyhisselamın duasını kabul ederek Yahya Aleyhisselamı Kur’an-ı Kerim’de ona müjdeledi. Yüce Allah(c.c) tarafından, Kur’an-ı Kerim’de:
“Zekeriya, mihrab (denen mâbed odasın)da durup namaz kılarken, melekler ona şöyle seslendi: ‘Muhakkak ki Allah seni, kendisinden (olan) bir kelimeyi(İsa’yı)tasdik eden; (kavmine) efendi, nefsine hâkim ve iyilerden bir peygamber olacak olan Yahya ile müjdeliyor.” (Al-i İmran:39)
“(Allah şöyle buyurdu:) ‘Ey Zekeriya! Hakikaten biz sana bir oğul müjdeliyoruz, onun adı Yahya’dır; Bundan önce ona hiçbir adaş yapmadık.” (Meryem:7)
Ayeti Celile leri ile haber verildiğine göre; Yahya Aleyhisselam, Hazreti Zekeriya’nın oğlu idi ve Yahya adı da Allah(c.c) tarafından verilmişti. Annesinin ismi Elisa olup, İmran’ın kızıydı. Hıristiyanlar Elizabeth diye anarlar. Hazreti İsa gibi Hazreti Yahya’nın da, doğumundan önce, peygamber olacağı belirtilmiş olup seçilmişlerden olduğu ve kendisine Peygamberlik verildiği şu Ayeti Celile ile bildirilmiştir.
“Zekeriya’ya, Yahya’ya, İsa ve İlyas’a da (peygamberlik verdik), hepsi iyilerdendi.” (En’am:85)
Yahya Aleyhisselamın yüzü güzel, kaşları çatık, saçları seyrek, burnu uzun, sesi ince ve parmakları kısa idi. Kıldan dokunmuş elbise giyer, arpa ekmeği yerdi. Tevâzu ve şefkat sahibi olup itâatkar ve halim selimdi. Yahya Aleyhisselamın, ne bir dinarı, ne bir dirhemi, ne barınacak bir meskeni, ne bir kölesi, ne de bir cariyesi vardı. O, İsâ Aleyhisselamdan altı ay önce dünyaya gelmişti. Yani ondan altı ay büyüktü. Dolayısıyla, Musa Aleyhisselamın şeriatiyle amel eden peygamberlerin de sonuncusuydu.
Daha küçük yasta iken, kendisine hikmet verilmişti. Dört yaşlarında iken yaşıtı olan çocuklar kendisine: “Ey Yahya! Bizimle gel, oynayalım” dedikleri zaman:
“Ben, oyun için yaratılmadım” derdi Onun küçüklüğünden itibaren böyle temiz, saygılı ve ibâdet ehli olduğu, Kur’an-ı Kerim’de şöyle haber verilmiştir:
“Ey Yahyâ! ‘Kitab’a, kuvvetle sarıl.’ (dedik) ve daha çocukken ona hikmeti(ilmi, derin ve ince anlayışı) verdik. Tarafımızdan bir kalb yumuşaklığı ve(günahlardan)temizlik de (ihsan ettik). O, çok muttaki idi. Annesine ve babasına da itaatkâr (idi), asilik eden bir zorba değildi. Doğduğu gün de, öleceği gün de, dirileceği gün de, ona selam olsun!” (Meryem:12-15)
Yahya Aleyhisselam sekiz yaşlarında iken Beytülmakdis’in (Mescid-i Aksâ) hizmetine girmiş, on beş yaşlarına kadar orada gündüzleri hizmet geceleri ibadet etmiştir. Allah(c.c)’ın emrettiği gibi, Allah(c.c)’ın kitabına sarılmıştı. Öğrendiklerini İsrâiloğulları’na anlatır, onları Allahü Teâlânın emirlerini yapmaya yasaklarından kaçınmaya davet ederdi. Yahyâ aleyhisselâm rüşt (olgunluk) çağına ulaştığı zaman, kendisine Allahü teâlâ tarafından peygamberlik emri bildirildi. İlk önce Mûsâ aleyhisselâmın bildirdiği dinin esaslarına uyması ve Tevrât’ın hükümlerini insanlara tebliğ etmesi emredildi. İsa Aleyhisselama İncil nâzil olup, Tevrat’ın hükmü kaldırılınca İsrailoğulları’nı İncil’in emir ve yasaklarına uymaya çağırdı. Daha sonra Şam’a giderek insanları hak dine dâvet etti.
Peygamberimiz Hazreti Muhammed (s.a.v), bir hadisi şeriflerinde onun bu mücâdelesi hakkında söyle buyurdu:
“Yüce Allah(c.c), Zekeriya(a.s)’nın oğlu Yahya(a.s)’ya, hem kendisi amel etmek, hem de amel etmeleri için İsrail oğullarına emretmek üzere, beş kelime emretmişti. Kendisi bu hususta biraz ağır ve yavaş davranınca, İsa(a.s) ona bunu hatırlatınca, Allah(c.c)’tan korkarım diyerek hemen halkını toplayıp tebliğini yaparak şöyle dedi:
“Yüce Allah(c.c), bana, hem kendim amel edeyim, hem de amel etmenizi size emredeyim diye beş kelime emretti:
Onların ilki, Allah(c.c)’a hiç bir şeyi şerik koşmaksızın, O’na ibâdet etmenizdir. Hiç kuskusuz, sizi yüce Allah(c.c) yarattı ve rızkınızı vermektedir. Öyle ise Allah’â, hiç bir şeyi şerik koşmaksızın, ibâdet ediniz.
İkincisi, Allah(c.c), size namaz kılmanızı emretti. Namaza durduğunuzda, yüzünüzü sağa sola çevirmeyiniz. Şüphe yok ki Yüce Allah(c.c), kulu yüzünü başka tarafa çevirmedikçe, hep ona yöneliktir.
Üçüncüsü, Allah(c.c) size orucu emretti. Hiç şüphesiz oruçlunun ağzının kokusu, Allah(c.c)’ın katında misk kokusundan daha güzeldir.
Dördüncüsü, Allah(c.c) size sadakayı emretti.
Beşincisi, Allah(c.c) size kendisini çok zikretmenizi, anmanızı da emretti. Çünkü kul, Allah(c.c)’ı zikir ile meşgul oldukça, şeytandan korunur.”
Değerli dinleyenler, Yahya Aleyhisselam da babası Zekeriya Aleyhisselam gibi İsrailoğulları tarafından şehid edildi. Şehid edildiğinde otuz iki yaşlarında olduğu rivayet edilmektedir. İsrailoğulları’nın Allah(c.c)’a isyanları, korkusuzca ve hunharca işledikleri cinayetler onlara bir fayda sağlamadı. Kazandıkları ün sadece, “Peygamberlerini katleden zalimler” oldu. Fakat Allah(c.c)’ın peygamberleri yeryüzünde ve Allah(c.c)’ın huzurunda en yüce makamların sahibi olarak şan ve şeref kazandılar.
Yahya Aleyhisselama ve gönderilen bütün peygamberlere selam olsun.
AKRA FM – İslam Peygamberleri