New Lens Scenarios raporunda fotovotaik panellerin 2070’te dünyanın ana enerji kaynağı olacağını vurgulaması ve dünya enerji talebinin neredeyse bütününü karşılayacağı açıklaması şaşırtıcı oldu. Raporda güneş enerjisi tahminlerinin yanında doğalgazında 2030’a kadar ana enerji kaynaklarından biri olacağı belirtiliyor.


Bloomber Yeni Enerji Finansı tarafından derlenen verilere göre 2012’de sanayide artan enerji fiyatları sonrasında güneş enerjisi kapasitesinde ciddi bir artış olduğu tahmin edilmekte. 2035’de düşen maliyetler ve artan devlet teşvikleri sayesinde güneş enerjisinin kapasitesinin 600 gigawatt’a ulaşacağı tahmin ediliyor.
Gelecek yılda artacak olan hayat standartları, hızlı nüfus artışı nedeniyle enerji talebinin daha da artacağını ve en önemlisi 2100’e kadar tüm dünyada planlanan “sıfır emisyon” planları nedeniyle yeni kaynaklara yönelinmesi gerektiğini düşünülüyor.
Raporda yer alan ilk senaryoya göre rüzgar enerjisinin ve karbon depolama teknolojilerinin gelişimi ve kullanımının halk ve devlet desteği olmaksızın 2040’a kadar yavaş ilerleyebileceğinden bahsediliyor. 2100’de enerji talebinin %38’inin güneş enerjisi tarafından karşılanacağından, %10’unun petrol tarafından karşılanacağından, %7,5’inin doğal gaz tarafından karşılanacağından bahsediliyor. Şuanda ise güneş enerjisi, enerji kaynakları sıralamasında 13. sırada bulunmakta.
Raporda bulunan 2. Senaryoya göre ise  yeni ekonomik büyüme düzenlemeleri nedeniyle 2035’te petrole olan talebin tavan yapacağından bahsediliyor. Yüzyılın sonuna doğru ise yollarda baskın olarak karbonsuz elektrikli ve hidrojenli araçları göreceğimizden bahsediliyor. Şuanda hidrojenin sadece %2’sinin enerji içeriğinin olmasına ve sadece amonyak ve rafine petrol eldesinde kullanılmasına karşın 2060’da ulaşım sektörü hidrojen enerji talebinin sanayinin talebinin çok üstünde olacağı vurgulanıyor.
topraksuenerji

Admin 19 Eylul 2013

ŞU AN CANLI

HAVA DURUMU


ANTALYA